



Bireysel danışmanlık, işbirliği içerisinde çalıştığı, etik ilkeler doğrultusunda gerçekleşen ve bire bir yürütülen bir süreçtir. Bireysel danışmanlık sürecinde, danışan tarif ettiği ihtiyaçları doğrultusunda, problematik niteliğe sahip davranış, inanç, duygu ve bunlarla ilişkili olabilecek fiziksel semptomlar üzerine çalışma olanağı bulmaktadır. Sağlıklı ve fonksiyonel olmayan inançlar ve davranış örüntüleri araştırılmakta, bu örüntülerin dönüşümü çalışılmaktadır.
Bireysel danışmanlık sürecinde kişinin kendine ve yaşamına dair zorlukları danışmanıyla paylaşabilmesi, kişisel farkındalığın kazanılması amaçlanmaktadır. Danışmanlık sürecinde danışan kaygı, üzüntü, utanç, öfke, suçluluk gibi kimi zaman zorlayıcı hale gelebilen duyguları; eş, aile, arkadaş veya iş yaşamı ile ilgili ilişkisel problemleri; yoğunlaşan stres ve baş etmekte zorlanılan değişim süreçlerini çalışma olanağı bulmaktadır. Buna ek olarak bireysel danışmanlık süreci, tetikleyici bir semptom olmadan, kendini daha iyi tanımak ve anlamak motivasyonuna da hizmet edebilmektedir.
Danışmanlık süreci, bir keşif süreci olarak tanımlanabilir. Kişi, kendisini keşfetmeye doğru yolculuğa çıkar. Keşif, çoğu zaman semptom olarak görülen şikayetlerin aracılığıyla başlar ancak ötesine geçer. Danışman ise bu yolculukta danışanına eşlik eder. İnsan hayatında birçok değişim ile karşılaşmaktadır. Kayıpların varlığında hayat akıp gitmekte, yeni ilişkiler kurulmakta, bağımsız olma yolunda uğraş verilmekte, beklenen ve beklenmeyen hayal kırıklıkları yönetilmeye çalışılmaktadır. Bu değişimler hayatın her anında, her yaşta karşımıza çıkabilmektedir. Bu sürecin amacı, bu gibi içsel veya dışsal tetikleyicilerin yarattığı zorluklar karşısında kişinin sahip olduğu kaynakları etkili bir şekilde kullanmasını sağlamak, yeni kaynaklar ve baş etme yolları geliştirilmesini desteklemektir.